Babasını kaybettiği kaçak ocakta çalışıyor

Babasını kaybettiği kaçak ocakta çalışıyor
ZONGULDAK'ın Kilimli İlçesi Gelik Beldesi'nde, 1997'de babası Yüksel Vefikuluçay, 2013'te birlikte çalıştığı kuzeni Ümit Eroğlu'nu kaçak kömür ocağında meydana gelen göcüklerde kaybeden ...

27 yaşındaki Osman Vefikuluçay, iki defa İstanbul'a gitmesine rağmen iş bulamayınca Zonguldak'a dönüp kaçak ocaklarda çalışmaya devam ediyor.
Osman Vefikuluçay'ın babası Yüksel Vefikuluçay, 1997'de 44 yaşında kaçak kömür ocağında meydana gelen göçükte öldü. O zaman 9 yaşında olan Osman Vefikuluçay, annesi ve 2 kız kardeşi ile birlikte İstanbul'a dayısının yanına yerleşti. Ortaokulu bitirdikten sonra erkek kuaförü yanında çalışan ve bir süre sonra kendi dükkanını açan Vefikuluçay, işleri iyi gitmeyince dükkanı kapattı.

KUZENİ GÖÇÜKTE ÖLDÜ
11 yıl sonra 2008'de Zonguldak'a dönen Vefikuluçay, iş bulamayınca kuzeni Ümit Eroğlu ile kaçak kömür ocağı işletmeye başladı. Vefikuluçay, 2 yıl birlikte çalıştığı kuzeni Ümit Eroğlu'nu, Eylül 2013'te meydana gelen göçükte kaybetti. Kendisi kaçarak göçükten kurtulan Vefikuluçay, ikinci kez İstanbul'a gitti. Ancak iş bulamayınca Nisan 2014'te tekrar memleketine döndü ve ölüm korkusuna rağmen yeniden kaçak ocaklarda çalışmaya başladı.

'İŞSİZLİK OCAĞA MAHKUM ETTİ'
4 yıllık evli olan Osman Vefikuluçay, kuzenini kaybettiği kazayı unutamadığını söyledi. Olay günü sabah kuzeniyle ocağa girdiklerini, öğlen tavandan gelen sesleri duyduklarını ancak çalışmaya devam ettiklerini belirten Vefikuluçay, "Kuzenime 'çık' oradan dedim, çıkmadı. Ben kendimi kenara aldım ve sonra göçük oldu. 23 saat sonra cesedini çıkardık ocaktan. O gün, 'bir daha ocağa girmeyeceğim' dedim. Ama işsizlik yine bizi ocağa mahkum etti" dedi.

'PSİKOLOJİM BOZULDU'
Eşiyle, akrabalarına ait bakımsız eski bir evin tek odasında yaşayan Vefikuluçay, şöyle konuştu:

"Babamdan sonra kuzenimi de ocakta kaybedince psikolojim bozuldu. Ocakta yaşadığımız her şey aklıma geliyor. Babamı, kuzenimi ocakta kaybettim. Eşim de annem de gitmemi istemiyor ama mecbur kalınca gidiyorsunuz. Bana bir şey olacak diye çok korkuyorlar. Ama yapacak bir şey yok. Başka iş bulsam çalışmayacağım. Ölüm korkusu olmadan ailemle mutlu bir şekilde yaşamak isterim."

'HAYAT BİZİ BURAYA ÇEKİYOR'

Bebeklerinden birisini 15, diğerini de 7 günlükken hastalıktan kaybettiklerini belirten 22 yaşındaki Pınar Vefikuluçay ise "Beraber çok acılar yaşadık. Eşimin geçirdiği göçükte hamileydim. Çok korkmuştum. Onu dışarıda görünce çok sevindim ama akrabamızın öldüğüne de çok üzüldüm. Sonra İstanbul'a gittik ama kaderden midir bilmiyorum sürekli hayat bizi buraya çekiyor. Her gün ocağa girmemesini söylüyorum ama başka yapacak bir şey de yok. Ben de çalışmak istiyorum ama burada bir iş imkanı yok. Ona destek olmak istiyorum. Onun da benim de babam yok. Beraber bir şeyler yapmaya çalıştık ama olmadı" dedi.  (DHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.