Arka Bahçe

Sümer Mitolojisindeki yaratılış destanı “Yukarıdaki cennet daha isimlendirilmediği zaman…” epiğiyle düşündürmeye başlar; cennet "yukarıdaki" ise dünya neresidir.

Bu mitolojiye göre Arka Bahçenin kuruluş gerekçesi dinlenmeye çekilen Tanrı Tiamat ve Apsu"nun kendi çocuklarının çıkardıkları gürültülerden rahatsız olmalarıdır. Sonrasında Marduk kendi yaratıcılarını öldürür ve arka bahçenin kurucusu olur.

Son sözleri; “Babalar oğullarına terennüm ederek öğretsinler.” olan Enuma Eliş* destanında ve daha pek çok mitolojik ya da kutsal metinde anlam bulan arka bahçe “dünya”nın ta kendisidir.

Gorky"nin güzellik kurtaracak dediği dünya, Hayyam"ın gününü gün ettiği cennet, Cahit Zarifoğlu için ise “diz çöktüğün yer kadardır.” 

Cesur Yeni Dünya kitabının yazarı Aldoux Huxley ise “Belki de bu dünya başka bir dünyanın cehennemidir.” der.

"ey iki adımlık yerküre
senin tüm arka bahçelerini gördüm ben." 

Küçümsediği yerkürenin iki adımda bir sunduğu hüzünleri sırtımıza yüklemiş Nilgün Marmara. Yüzümüzden içimize taşımış son durak yolcusu olmayan durakları.

Ön bahçede hüküm süren yazı, trajik bir senaryoya çevirip kış sahnesinde yaşamak gibi... İstesek de başka bir sahne mümkün görünmüyor.

Felsefi ve öznel yorumların ardı arkası yok. Bazıları öküzün boynuzunda sallamış, bazıları üç günlük demiş. Dün…bugün…yarın… oysa yarın yüz yaşında olsak bile umutla bekleyeceğimiz, Özdemir Asaf"ın dikkatimizi çektiği illüzyon.

“günlerimiz dün bir, bugün iki
sakın bir şey bırakma yarına
yarın yok ki.”

Arkabahçe, Mallarme"ye göre “bir kitapta bitecek.” Bu yazıyı kaynağını anımsayamadığım bir anekdotla bitirmek isterim.

Baba, oğluna parçalanmış bir dünya haritası verir ve bu haritayı tamamlarsa çocuğa bir oyuncak alacağını söyler. 5-10 dakika sonra çocuk haritayı tamamlayıp, babasına getirir. Baba: “Oğlum, aferin. Ben senin bu resmi yapabileceğini bile sanmıyordum, oysa çok hızlı tamamladın.”

Çocuk: “Haritanın arkasında, bir insan resmi vardı. İnsanı düzeltince, dünya da kendiliğinden düzeldi.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Can Adalı Arşivi

Dil

19 Ekim 2008 Pazar 10:39
SON YAZILAR