ANCAK

  Beğensek de beğenmesek de insanların düşünceleri ve ,fikirleri ,zaman zaman  farklı   olabilir ancak yaşadığı köyünde ,kasabasında ,ilçesinde ,ilinde ,kentinde kendinden başkalarının da yaşadığını kendi düşünce ve haklarının olduğu kadar bir başkalarının da haklarının ve fikirlerinin  olabileceğini kabul etmek ve saygı duymaktan geçer .

Kendinden olanlar olmayanlar bu nasıl bir mantık ki kendin gibi düşünmeyenleri dışlarsın sonra da öyle şey olur mu? Yahu dersin .

Ancak biz bunu her zaman yaparız bizden olanlar olmayanlar .

Ne yazık ki demokrasinin olmasa olmazı partilerde de olduğu gibi sivil toplum kuruluşlarında da   biz bunu hep görürüz  ancak kendimize hiçbir zaman yakıştıramayız  öyle şey olmaz diye karşı çıkarız  bizden olanlar bizden olmayanlar bir zorlama yok mu ? burada .

Tuttuğumuz partiyi yanlışıyla doğrusuyla sonuna kadar savunuruz neymiş efendim bizim partiymiş .

İçinde bulunduğumuz herhangi bir sivil toplum örgütü için dibine kadar mücadele ederiz maddi manevi  destek veririz ancak bizimkiler yönetimde olursa olmasa da sonuna kadar karalamaya yıkmaya ve hatta görevden alınıncaya kadar mücadele ederiz  ancak hiçbir zaman yaptığımız işin doğru olduğunu kabul etmeyiz .

İnanırız inancımız gereği ibadet yaparız  farklı, farklı cemaatler ile .

Ancak  YARADANANIN bir olduğuna   inanırız .

Biz bunu hep yaparız doğru olduğuna hiçbir zaman inanmayız çelişkiler yumağı değil mi?

Sırayla ayrı, ayrı düşünelim mi yurdum insanı yıllardır dinim İslam dır önderim HZ. MUHAMMET ancak hiç bilmeyiz ki HZ. MUHAMMEDİN sağlığında ,cemaatçilik,  tarikatçılık ,var mıydı ?

Yalnız sana inanır yalnız sana ibadet ederiz dediğimiz ALLAHIN varlığına inandığımız yerde .

Bütün iyi niyetimizle beş on arkadaşın  bir araya gelerek kurduğu sivil toplum örgütü gelişip büyüdüğünde bir telaş alır bizi yönetimi kimseye kaptırmak istemeyiz  kurucu üyeliği ilen her zaman   öğünürüz ancak ben varsam bir başkası dediğimiz başkalarının varlığına dahi tahammül edemeyiz bir amaç bir hedef uğruna kurulan sivil toplum örgütünü o hiçbir zaman kabullenemediğimiz ancak her zaman yaptığımız gibi hedefsiz ve amaçsız bir şekilde küçük dar kalıplar uğruna heba ederiz .

Hedefimiz ve amacımız bu  olmadığı halde .

Partiler kurarız tüm  yurdu yönetmek adına her bireyden destek isteriz.

Ancak yönetecek olduğumuz halkı tanımadan başlarız sizinkiler bizimkiler ayrımına hiçbir bilimsel gerçek olmadan hiç düşünmeyiz yönetmek istediğimiz makamların    birer  emanet olduğunu adına demokrasi deriz  ötekileştirmeden de yapamayız .

Buraya kadar yazımızda da olduğu gibi genel bir eleştiri yaptım toplumun dinamitlerini ayakta tutan makamlar ,kurumlar ,inançlar  adına .

Oysaki olması gereken  kısaca böyle değil mi ?.

Aynı köyde, aynı ilçede, aynı ilde , aynı kentte , aynı havayı  aynı suyu ,aynı ortak alanı ,paylaşıyorsak  yaşanabilirliğin  ortak  akılla olduğuna inanmalıyız bilimsel gerçeklikten uzaklaşmadan .

Neden bilimsel çünkü insanın  gün ,gün  gelişen geliştikçe de ihtiyaç öncelikleri değişen bütün bu farklılıklarında  bilgiden ve bilmekten geçtiğine inanmak  aslında yok bir birimizden farkımız hepimizin istediği yaşam kalitemizi yükseltmek onun içinde bilgiye bilime ihtiyaç var .

Bu inancımızın gereği de öyle değil mi ?.

Dinimizin temel direği Fatiha süresidir deriz namazın her rekatında Elham  suresini okuruz surenin  içeriğini bilmediğimiz gibi sonunda  imam ve leddallin der bizler amin deriz  .

Ancak neye ve leddallin denildiğini niçin amin denildiğini bilmeyiz bir çoğumuz .

Oysaki  o kadar güzel bir sure ki  namaz salattır zaten dua anlamına gelir en son kelimesi dahi güzeldir .

Ne diyormuşuz .

En son ki 7. Ayetinde .

O kendilerine nimet verdiğin saadete erenlerin yoluna, o gadap olunanların ve sapkınların yoluna değil  -AMİN .deriz sapkınlardan olmamak için YARADANA dua ederiz .

Tüm yazınımızda da  olduğu gibi ancak dediğimiz sonuç itibariyle budur bence her şeyin akıldan ,bilimden olduğu kadar  fikir düşüncelerimizi paylaşarak ortak alandan geçmez mi ancak dediğimiz budur işte ancak bir bağlaç olduğu kadar bir çok düşünce ve fikre ,değer verdiği gibi  sonrasındaki farklılığı da ortak akla değer veren kelimedir .

Yazımızın başlığının nedeni ancak budur.

Saygılar sevgiler benden ancak en güzel yarınların siz değerli okuyucularımızın olması dileğimle .

                         

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sedat Yılmaz Arşivi
SON YAZILAR