ALLAH SONUMUZU HAYREYLESİN

Yazıma Rahmetli Demirel’in “tencere iktidar indirir iktidar yapar” sözüyle başlamak istiyorum, içerisinde bulunduğumuz ekonomik durum gerçekten zor bir durum, 38 yıldan beri ekonomik hayatın içerisindeyim, böyle bir durumla ilk kez karşılaştım. 1994 yılında yaşanan ekonomik krizde 100 bin dolara sattığımız daireleri 50 bin dolara satmak zorunda kalmıştık ama yüzde 50’lik bir enflasyon ve değer kaybıyla karşı karşıya kalmıştık. 2001 krizinde de durum farklı değildi her şeye yüzde yüz zam gelmiş, ekonomik bakımdan yarı yarıya küçülmüştük. Bu durum anlık oldu ve  bitti, devam etmedi, herkes kendisini yeni duruma göre ayarladı. Ak Partiyi iktidar yapan en önemli etkenlerden birisi bu kriz olmuştu. Şimdiki durum ise çok farklı, her şey dört kat zamlandı,  maalesef zamlar durmak bilmeden devem ediyor, akaryakıt fiyatları üç kat arttı, ekmek şimdilik iki kat arttı, devlet sübvanse ettiğinden şimdilik 200 gram ekmek 3 lira bu durum devletin sübvansesi bitince tekrar zamlanacak. Neden böyle dediğime gelince ekmeklik buğday ununun kilogram fiyatı 8,5 lira olduğuna göre 200 gram ekmeğe zaten 2.5 lira civarında un maliyeti geliyor, hani bunun işçiliği, kirası, kârı nerde. Devlet mayıs ayının sonuna kadar fırıncılara ürettikleri ekmek miktarına göre aldıkları unda destek vermekte, bu destek bu ayın sonunda biterse ekmek fiyatı 5 lirayı bulursa şaşırmam.

Olay sadece bu mu derseniz elbette ki değil daha önce pazara gittiğinizde 150, 200 liralık bir harcamayla evinizin sebze, meyve ihtiyacını görebiliyordunuz, şimdi 500 lirayla bu ihtiyaçlarınızı karşılayamıyorsunuz. Market harcamaları zaten çok pahalı, her şey üç, dört kat pahalanmış, insanların alım gücü ciddi anlamda düştü. İşin garip tarafı Hükûmetin bu pahalılığa önlem almak yerine adeta enflasyonu desteklemek adına politikalar üretmekte, ev fiyatları almış başını gitmiş, yapılması gereken imalat maliyetlerini düşürmek olması gerekirken tam aksine kredi faizlerini düşürüp inşaat sektörünün önünü açmak adına icraat yapması daire fiyatlarını artırmanın dışında hiç bir işe yaramadı. Evet Dünyada ciddi bir ekonomik kriz var, bunu hepimiz biliyoruz, bazı Avrupa ülkelerinde marketlerde domates, salatalık gibi sebze, meyveler tane işi satılmakta ama hamdolsun biz tarım ülkesiyiz, böyle bir sıkıntımız yok. Bu demek değil ki fiyatlar ucuz, tam aksine sebze, meyve fiyatları almış başını gitmiş, üç lira olan marul on beş lira olmuş ise bunu izah etmek mümkün değil.

Cumartesi günü Cumhurbaşkanı Artvin-Rize Havaalanının açılışını yapınca 2022 yılı yaş çay alım fiyatını açıkladı, geçen yıl 3700 lira olan yaş çay fiyatını bu yıl 7 lira açıkladı, bu rakam müstahsil için güzel bir rakam, bunun anlamı önümüzdeki yıl kuru çayın kilosunun 100 lira  olacağıdır. Zira 11 kilo yaş çaydan bir kilo kuru çay olur 11 kilo çay 77 lira buna işçilik ve diğer giderler de eklenince asgari 100 lira olur. Kanaatimce fındığa da bu civarda bir zam verilecek, fındık lüks tüketime girdiği için çok önemli değil, burada sadece müstahsili değil 80 milyon vatandaşı düşünmek gerekir. Tarım ürünlerini üreten köylüye destek vermek fevkalade güzel bir şey ama tüketicinin ekonomik durumunu da düşünmek zorundasınız, burada yapılması gereken temel şey köylünün ektiği araziyle ilgili giderlerini azaltmaktır, gübresinden mazotuna, işçisinden emekçisine maliyetleri düşürmektir, sürekli zam yaparak çözüm üretmek ülke ekonomisini sıkıntıya sokar.

Zaman, zaman acaba bu pandemi ekonomik yeni dünya düzeni kurma operasyonu muydu diye düşünmeden edemiyorum, pandemiden önce her şey normaldi, iki yıllık süreçte imalat mı bitti, nüfus mu ikiye katladı, yoksa farklı bir şey mi oldu da bizim haberimiz yok diye düşünmeden edemiyorum. Bu kadar istikrarsız bir ekonomi olmaz, bunda gerçekten bizim bilmediğimiz bir şeyler var, dünyayı yöneten şu meşhur Rockefeller ailesi mi böyle bir oyun oynadı da insanlar perişan oldu anlamış değilim. Bu durum iktidarı çok zora sokar, benim ailemde dahi oy vermeyeceğiz diyen varsa emin olun ciddi sıkıntı var haberleri olsun. Alım gücünün bu kadar azaldığı bir ortamda kimse vatandaştan fedakarlık beklemesin, şayet fedakarlık yapılacaksa önce ülkeyi yönetenler kendilerinden başlamaları gerekir, ne yapacaklar derseniz onun için başlı başına bir yazı yazmak gerekir, Allah sonumuzu hayır eylesin diyerek sözlerime son vermek istiyorum. Kalın sağlıcakla..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
9 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR