Ahmet Ufuk Erkan

Ahmet Ufuk Erkan

ALDIR GÖNÜL ALDIR

ALDIR GÖNÜL ALDIR

 

 

                        Başın önde dolaşıyorsan ve bu utançtan da değilse, aldır ey gönül. Hüznünü sızdırmadan gözünden, adım adım bir hüzün yürüyüşü olmuşsa hayatın tümden, buna da aldır.

 

                        Akıl çağında akılsız işlere gark olmuşsa dünyan, aklı evveller akıllı sayılmışsa yukardalar diye, aldır gönül aldır. Ne fazla olduğunda, ne de tek olduğunda, adamdan sayılmıyorsan, adamlığın üstlerden gelen bakışlarla taranıyor ve tanımlanıyorsa, buna da aldır. Aldır ki yapacak şeyler biriktir hânene...

 

                        Bir korku galerisinde, hangi dönemeçten hangi korkutucuların çıkacağını düşünüp duruyorsan ve bu yüzden yol alamıyorsan, buna da aldır. Aldır ki yol bulmaya gücün olsun. Aldır ki korku, korkutanların korkusu olsun.

 

                        Gündelik ağlamalarını bile unutturuyorsa sana yaşadığın dünya, evine ağlamak isterken, diğer yaslı evler dayatılıp duruyorsa sana, çok kişilik göz yaşlarına, takatini kesen çaresizliklere gidiyorsan biteviye, aldır ey gönül. Aldır ki ortak bir gözyaşın var, bilinsin. Aldır ki gözyaşın kadar hakkın olsun, herşeyden ve herkesten...

 

                        Güç sende sanırken, her hakem düdüğüyle kesilmek isteniyorsa oynadığın maç, seyirciler de hemen saf değiştirmeye hazırsa, hatta en kötüsü, adeta kimse aldırmıyorsa,tüm takımlar bir büyük takımın takım hâlinde oyuncularıysa,  buna aldır ey gönül. Aldır ki attıklarınla yediklerinin toplamı kalsın akıllarda. Aldır ki, iyi oynadı en azından, dedirt...

 

                        Koltukları sallanır diye, öyle zevkle sallanmak değil, hani sallantı anlamında sallanmak, vesveseye kapılmışsa hakemler, maçın kurallarını tam yarısında, hatta oyunun en sonunda bile değiştirebiliyorlarsa, aldır buna ey gönül. Aldır ki keskin bir öfken olsun, içinde intikam barındırmayan...  Aldır ve hatırlat, sizler koymuştunuz kurallarımızı...

 

                        Ne konuşsan boşa çıkıyorsa, her savunman tarihe geçiyor ve fakat kararmış vicdanlara geçmiyorsa; karalıkları sana karamsarlık olduysa, oluyorsa, aldır ey gönül. Aldır ki her karanlık aydınlığa gebedir, diyebil. Aldır ki ümit yedeğinde kalsın, aklının ipleri kalsın elinde. Aldır ve hazır tut gönlünü.

 

                        Aldırma, diyenlere de aldır. Aldır ki çetelelerini tutabil defterinde. Aldırma diyenlere aldır ki aldırmamak da hakkın olsun. Hakkın olsun, timsah gözyaşlarını silmemeye...

 

                        Aldırırsan, kalbini aldırmamış olursun. Aldırmamış olursun vicdanını. Taptaze bir ruhun olur, her yıkılışında ayağa dikilmen için.

 

                        Aldır gönül aldır... 

 

 

Not: Geçirdiği bir ameliyat sebebiyle, yazar ve dost Harun Çelik'e, gelmiş geçmiş olsun dileklerimle. Allah şifâlar vere. Sanırım futbol hayatı bitti,gibi berbat bir espriyi de araya katmalıyım.

 

                       

 

 

 

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Ufuk Erkan Arşivi
SON YAZILAR