Acıyorum!

Geçen gün söylemesi ayıp ama yine de söyleyeceğim. İstavrit alıp eve gittim. Her zaman olduğu gibi bir güzel temizledim. Temizlerken bir taraftan da söyleniyordum; koskoca “yazar” evde balık temizliyor. Olacak şey değil! Henüz daha iki yazı yayınlamış biri olarak bunu dedim. Evet! Eşim de dedi ki; “Sen Adnan Bahadır'ın mutfakta ne yaptığını biliyor musun?” Bilmiyordum. Sadece gazetenin mutfağında neler yaptığını tahmin edebiliyordum. İşte bu vurucu soru cümlesi bana özgüven verdi. Kendimi ikna edilmiş buldum. Yinede bu tür yazarlara ve kendime acıyorum!


Geçenlerde gazeteye haberi olmuştu: İngiliz mandasını kabul ettiği için sürgün edilen Ali Kemal'in torunu Boris Johnson Londra'ya belediye başkanı olurken; bizim Seyyit Onbaşı'nın torunu ise devletten iş bekliyordu. Hayatta bazıları dişiyle tırnağıyla bir yerlere gelirken, bazıları zahmetsiz önlerine konulsun istiyor. Acıdım!


Şofbenden zehirlenen ne çok çiftler var değil mi? Gazetelerin 3. sayfa haberlerinde sıkça rastlıyoruz bunlara. İnsanların ne tuhaf fantezileri var öyle, yok ondada değilim keseni yap çık… Hayatını riske atmanın ne anlamı var. Acıyorum bu insanlara da!


Şans oyunları oynayanlar Allah'a yalvarıyorlar ya; “Ne olur Rabbim! Bu sefer şans benden yana olsun. Bu sefer bana çıksın.”diye. Allah'ın sevmediği lanet ettiği bir işte onu alet ederek yardım istemek. Nasıl bir ironi? Kötülük yapacağım ama bana güç kuvvet ver demek gibi bir şey herhalde. Bunlara da acıyorum!


Kavaklılar Samsun'da iş bulmuş; iş yeri açmış, iş adamı olmuş ve dernek kurmuşlar, 'Kavaklı İş Adamları Derneği'. Bunca başarı ve çalışmalarına rağmen hala Kavaklılara; “Senin yaptığını Kavaklı yapmaz” diyenlere acıyorum!


Habertürk yazarı Pakize Suda elinde mikrofon şehir şehir dolaşıp halka sorular soruyor ve en olmadık cevaplar alıyor. “Kaseti çıkan milletvekilleri için ne diyeceksiniz?” Vatandaşın bayan olanı cevaplıyor; “Efendim biz onu bunu bilmeyiz. Bu siyasetçiler bize ne yapacaklar biz ona bakarız.” Oldu canım! Acıyorum bunlara da!


“Oğlum bak! Berke seni döverse sen de ona vur. Anladın mı? Altta kalma sakın tamam mı? Kendini dövdürme!” diyen babaya da acıyorum!


Ahirete sınavsız geçişin olduğunu zannedenlere de acıyorum!


Bu arada her kapıyı “Sol anahtarı”yla açmaya çalışan solculara da acıyorum! Aha da acıdım!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Adem Ertürk Arşivi
SON YAZILAR